Ömer Boncuk 1913 yılında Ankara’nın Bala kazasının Beynan köyünde doğdu. Albakır olan soyadını futbol sahalarındaki lakabı Boncuk ile değiştiren efsane bir futbolcu ve lise öğretmenidir.
Spora 1925 senesinde başladı ve 1932 yılında Ankara Çankaya kulübüne katıldı. 1937 senesinde İstanbul’a geldi ve 1937-1938 sezonunda İstanbul Güneş Kulüp’ünde futbol oynamaya başladı. İki sezonda iki gol attı ve 24 maçta forma giydi.
Güneş Kulübü’nün 1939 yılında kapanmasının ardından Boncuk, Fenerbahçe’ye transfer oldu. Fenerbahçe’de 166 maç oynadı ve 1947 senesine kadar 14 gol attı.
1947-1948 sezonunda İstanbulspor o güne kadar ilk defa ünlü oyuncular transfer etti. Bunlardan bir tanesi de Ömer Boncuk’tu. 1947-1948 sezonunda geldiği İstanbulspor’da üç sezon oynadı ve 24 maça çıkarak 2 gol attı. 1950’de aktif spordan emekli olduktan sonra, Ömer Boncuk Haydarpaşa Lisesinde öğretmenlik mesleğini sürdürdü.
Ayaktakiler soldan itibaren Turhan Alsaç, Erdoğan Dağdelen, Nirun Şahingiray, Kamil Üzülme, Şeref Sırma, Ömer Boncuk, Fikret Erkaya. Oturanlar: İbrahim İskeçe, Faruk Barlas, Nusret Özmengü, Ahmet Aslantürk.
1963 yılında Haydarpaşa Lisesi’nde ki öğrencilerinden biri 1.sınıf öğrencisi Deniz Gezmiş diğeri 3.sınıf öğrencisi Mahir Çayan’dı. Müzik öğretmeni olan Boncuk, genç yaşta bir oğul yitirmiş, o yüzden bütün sevgisini öğrencilerine vermişti, öğrencilerin sevgilisiydi.
Ömer Boncuk’a o günler de bir iftira atıldı ve bunu Hürriyet Gazetesi haber yaptı. Habere göre, Haydarpaşa Lisesi’nin pansiyon müdürü, ünlü futbolcu Ömer Boncuk, orta ve lisede okuyan yatılı öğrencilerden altısına, sizi sınıf geçirteceğim diyerek odasına götürmüş ve tecavüzde bulunmuştu.
Bir ihbar üzerine atılan bu iftira, onu seven öğrencilerini ayağa kaldırdı. Haberden sonra Boncuk Ömer’in görevden alınması ise bardağı taşırdı.
Hocalarına iftira edildiğini düşünen öğrenciler, büyük bir öfkeyle ayaklandı ve protesto kararı aldı. 500’ü aşkın öğrenci, okulda toplanıp vapurla Sirkeci’ye geçti, Cağaloğlu’na gidip Hürriyet gazetesinin önüne geldi. Ellerindeki pankartta, ’’Boncuksuz Haydarpaşa olmaz, böyle palavra atılmaz’’ yazıyordu.
Sloganlar atarak gazetenin camlarını taşladılar. O günkü Hürriyet’in nüshalarını yaktılar. Binaya girip çıkanları tartakladılar. Hürriyet çalışanları, -o dönemin âdetince- camlara Türk bayrağı asarak canlarını kurtarabildi. Gazete yönetimi, Başbakan İnönü’ye telgraf çekerek yardım istedi.
Kızgın öğrenciler bu eylemin ardından Milli Eğitim Müdürlüğü’ne yürüdü. Boncuk Ömer’i görevden alanlara ateş püskürdü. Müdürle görüşerek, okullarına kara leke sürülmek istendiğini söylediler. Müdür, Boncuk Ömer tahkikatta aklanırsa hemen göreve iade edileceğinin teminatını verdi.
Boncuk Ömer, kendisine destek eylemini, odasının penceresinden gözyaşları içinde izledi.
Ancak ertesi gün, Emniyet’in karşı atağı geldi. Gazete önündeki eylemde çekilen fotoğraflardan tespit edilen öğrencilerin okuldan atılacağı duyuruldu. Bunun üzerine öğrenciler ortak bir kararla, tanınmamak için saçlarını üç numara asker tıraşı yaptırdı.
İşte o eylemde, başı çeken öğrencilerden biri, son sınıf öğrencisi Mahir Çayan’dı.
Diğeri, birinci sınıf öğrencisi Deniz Gezmiş. Fotoğraflardan tanınan Mahir Çayan yargılandı. Bu Mahir Çayan’ın ilk yargılanışı, Deniz Gezmiş’in de ilk eylemi idi.
Ömer Boncuk bu olaydan aklandı ve görevine geri döndü.
Ömer Boncuk 1 Ağustos 1988 günü İstanbul’da vefat etti. Erenköy’deki Galip Paşa Camii’nde kılınan cenaze namazını takiben Karaca Ahmet Mezarlığı’nda defnedildi.
Ömer Boncuk’u saygı ile anıyoruz.