Stat: Mithatpaşa
Hakem: Ali Timur, Nazif Oturgan, Sedat Özselçuk
İstanbulspor: Yılmaz Urul, Yalçın Saner, Güngör Tetik, Kenan Buharalı, Yüksel Gözüpek, Hasan Altun, İhsan Baydar, Ahmet Şahin, Arif Gürer, Kostas Kasapoğlu, Bilge Tarhan
Hacettepe: Atar Ünlü, Yılmaz Topalyusufoğlu, Abdullah Beriş, Selahattin Erdoğan, Aydın Milli, Necdet Niş, Ercan Ertuğ, Metin Paslı, Halis Harman, Erol Karayalçın, Sami Onur
Gol: Dk. 15 İhsan Baydar (İstanbulspor)
Seyirci ve Hasılat: 7.917 kişi, 23.570 lira
Oyunun 15. dakikasında, ileri çıkan Yüksel’i ceza sahasının önünde yere indirdiler… Hacettepeliler baraj yaptılar. İhsan çekti frikiği. top, korkunç bir hızla karşı kalenin filelerine gömüldü, kaldı…
İstanbulspor henüz 15. dakikada kazandığı bu golle Hacettepe’yi mağlûp ediyor ve haftayı küçümsenmeyecek bir kazançla, 3 puanla kapıyordu .
Maç, golden sonra ne kadar beklersek bekleyelim, sadece bu golden ibaret kalacak ve adeta bu golle bitecekti. Ne İstanbulspor’da ikinci bir sayı ve işin garantisi için gayret… Ne de Hacettepe’de beraberliği zorlayacak bir parlayış… İstanbul seyircisi için dünkü Hacettepe geçen senelerin iyi futbol oynayan, tribünlerde iyi hatıralar bırakan takımı değildi. Sadece defansında bir kaç adamı vardı futbol oynayan… Ötekiler, Ankara’nın golcüsü Halisi topa dokunmadan oyunu bitirdiği için tenkid ederken, diğerlerinde de bir şeyler bulmak zordu. Eski Beşiktaşlı Ercan sağaçık dökülmüş saçları ile «unutulmaz 5-4 lük Beşiktaş – Galatasaray maçının fırtına adamı bu muydu?» dedirtecek kadar silik, diğer açık ondan farksız, iki insayd ise en seri şekilde sahadan kaybolacak kadar kötüydüler…
Ya İstanbulspor? bu tarafta da galibiyeti hak edecek bir canlılık görememiştik. İstanbulspor başta Güngör, müdafaasıyla bu maçı alıyordu.. Defans da ilerisi kadar beceriksiz olsa, maç en kötü ihtimalle golsüz berabere biterdi..
Maçın mühim hadiselerine gelince, İhsan İstanbulspor’u 1-0 galip duruma getirdikten sonra, kaçan bir iki fırsat seyrettik. İkinci yarıda ise – bilhassa son 25 dakikada – Hacettepe üstündü ama yukarıda da izah ettiğimiz gibi bu üstünlük, başkentli takıma bir puan getirecek çapta değildi.