Stat: Mithatpaşa
Hakem: Muvahhit Afir, Halit Üzer, Vahit Kurtuluş
Fenerbahçe: Hazım Cantez, Atilla Altaş, İsmail Alemdaroğlu, Ali İhsan Okçuoğlu, Selim Soydan, Şeref Has, Birol Pekel, Aydın Yelken, Ogün Altıparmak, Nedim Doğan, Özer Kanra
İstanbulspor: Yılmaz Urul, Yalçın Saner, Ercan Aktuna, Kemal Erkut, Yılmaz Şen, Bahattin Baydar, Hasan Altun, Haluk Erdemoğlu, Bilge Tarhan, İhsan Baydar, Kostas Kasapoğlu
Gol: Dk. 13 Nedim Doğan (Fenerbahçe)
Seyirci ve Hasılat: 14.708 kişi, 72.830 lira
Fenerbahçe, İstanbulspor’dan iki puanı çok güç kurtardı.
Sarı – lacivertliler tutuk, dağınık ve hayli de şanssız bir günlerindeydiler. Hakemin 13. dakikadaki pozisyon için ağır sayılabilecek kararından faydalanarak attıkları golle 1-0 galip duruma geçmiş olmaları ise açık konuşalım, talihsizlikler maçının talihiydi kendileri için. Yoksa, hücumdaki kısırlığına rağmen İstanbulspor, o diri ve usandırıcı derecedeki yakın markajı sayesinde, bu maçtan bir puan alacaktı.
Daha çok Nedim’in gayretiyle hücum yapan F. Bahçe’ye galibiyeti getiren gol 13. dakikada atıldı. Bek İsmail’in geriden uzattığı top sarı – siyahlı kaleyi karıştırırken, ikinci bir santrhaf gibi oynayan K. Yılmaz’ın koluna çarpmıştı. Hareket kasdi değildi. Ama, hakem penaltıya hükmetmişti. Selim çekti penaltıyı. kaleci Yılmaz fırladı. top, ellerinden sekerek üst direğe vurdu ve geriye dönerken de Nedim’in kafasını buldu. Nedim’in yakın mesafeden vuruşu maçın neticesini tayin ediyordu.
F. Bahçe gole rağmen kendini bulmamıştı. Adele liflerinden biri kopan Ogün sağaçıkta sallanıyor. 38. dakikada da yüzüne top gelen Birol oyunu terk ediyordu.
İkinci yarıya F. Bahçe’nin Birol’suz ve adeta 9.5 oyuncu ile başlayışı İstanbulspor’un avantajıydı. Fakat bundan faydalanamadılar. Her şeye rağmen, sarı – siyahlılara arzu ettikleri tek puanı sağlayacak bir avantaj sahası açılmıştı. Kasapoğlu, Bilge, İhsan alıştığımız hızda ve alıştığımız güçte değildiler. 73. dakikada Birol oyuna tekrar girdikten sonra F. Bahçe toplandı. Bu devrenin büyük hadisesi Aydın’ın 70. dakikada çektiği kornerde topun hızla rakip kale direkleri arasında gidiş gelişi ve içeriye girmeyişiydi. Başlangıçtaki penaltı kararının stresiriyle kötü bir idare gösteren hakemin 78. dakikada F. Bahçe ceza sahası içinde biçilen Haluk’u görmemiş olması ise, verdiği penaltı kadar ağır bir hataydı.
Maçın son dakikaları F. Bahçe yarı sahasında geçerken, seyirci, sert ve zevksiz geçen bu oyundan, futbol olarak bir şey bulamamanın üzüntüsü içindeydi tabi..