Stat: Mithatpaşa
Hakem: Bedri Kaya, Cezmi Başar, Bedri Çakır
Galatasaray: Turgay, Enver, Kamil, İsmail, Saim, Güngör, Suat, Kadri, Ali, Metin, İsfendiyar
İstanbulspor: Sabih Sünter, Ayhan Berter, Merih Üççetin, Sedat Kutlualp, Yüksel Gözüpek, Kenan Buharalı, Kadri Kartal, Kamil Cengiz, İbrahim Toker, İhsan Baydar, Aydemir Nemli
Goller: Dk. 55 Ali, Dk. 89 Metin (Galatasaray), Dk. 54 İbrahim Toker, Dk. 73 Aydemir Nemli (İstanbulspor)
Seyirci ve Hasılat: 25 059 kişi, 43.369 lira
Görüldüğü gibi sarı-kırmızılı takımda sakat bulunan Coşkun’un yerine sağ hafta İsmail, 9 ay cezalandırılan Kâmil’de sağbek mevkiinde yar alırken, Sarı — Siyahlı ekipte de genç bir eleman olan Ayhan ilk olarak mühim bir maçta sağbek mevkiinde oynuyordu.
Galatasaraylılar ilk defa geçen hafta Ankara’da giymiş olduğu çubuklu forma, mavi don ve yine mavi üzerine Sarı – Kırmızı renkli konç’larla çıktılar. İstanbulsporlular da her, zamanki gibi sarı üzerine siyah armaları olduğu halde dizildiler.
Bu mevsimde şayanı hayret derecede mülayim ve güneşli, futbola son derece müsait bir hava ve zemin üzerinde Sarı – Siyahlıların vuruşu ile başladı.
Bundan evvel yaptıkları üç lig maçında da 2-2 berabere kaldıklarından olacak, dün her iki taraf gol atmaktan önce gol yememek için çalışır göründüler. Son derece heyecanlı bir atmosfer içinde başlayan karşılaşmanın ilk hücumunu Sarı — Siyahlılar yaptılar. Maçın İlk çeyrek saati diyebiliriz ki tamamen enerjik İstanbulsporluların mutlak üstünlüğü altında sürüp giderken, on beşinci dakikada Aydemir yüzde yüz bir sayıya giderken Enver güçlükle kornere çıkardı.
Mukabil akına geçen Galatasaraylılar Kadri’nin ortasıyla rakip kaleyi üst üste karıştırdılar fakat Sabih bunları pek sıkıntı çekmeden bertaraf etmek başarısını gösterdi.
Dakikalar ilerledikçe zevkli ve zaman zaman vasatın üstüne çıkan oyunda Sarı — Siyahlılar ilk yarı müddetin büyük bir kısmını üstün bir şekilde götürmeye koyuldular.
D.18 Galatasaraylıların rakip ceza sahasının hemen yanında kazandıkları serbest vuruşu Kadri güzel bir orta ile Ali’ye geçirdi. Sarı —Kırmizı’lı sağhafın zor durumda attığı şutu Sabih güçlükle de olsa kornere çıkarmaya muvaffak oldu. Dakikalar ilerledikçe hakimiyetlerini bunaltıcı bir şekilde arttıran Galatasaray’lılar bütün hatları ile yaptıkları akınlarda İstanbulspor gerilerini adeta abluka altına aldılar. Fakat hücum elemanlarının şut pozisyonlarını iyi seçememeleri neticesinde hakimiyetlerinin semeresini bir türlü göremediler.
30 uncu dakikadan sonra Sari —Kırmızılılar tekrar bastırarak rakip kaleyi tehlikeli vaziyetlere sokmaya başladılar. Bu arada Kadrinin faul atışını Sabih tuttu akabinde İsfendiyar’ın ortasını yine kaleci çok güç durumda bulunmasına rağmen attığı ters bir yumrukla kornere çıkarmak başarısını gösterdi. Yine Merih’in İsfendiyar’a yaptığı faul neticesinde Sarı — Siyahlı kale karıştı. Dün cidden gününde olan Sabih bunu da Metin ve Suat’ın şarjlarına aldırmadan kurtardı. D. 37 Suat’ın yakın mesafeden attığı kafa şutunu Sabih bermutat köşeden yakaladı.
İkinci Devre
Müsabakanın ikinci yarısına formalarını değiştirmiş olarak çıkan Galatasaraylılar daha 20 inci saniye dolmadan bir serbest vuruş kazandılar, Saim’in yaptığı orta bir anda İstanbulspor kalesini karıştırdı. İki taraftan oyuncuların yer aldığı bu karambolde Merih, Suat ve B.Ali’nin kafa vurmalarına fırsat bırakmadan topu havadan eliyle önüne indiriverdi, Bu pozisyonu, önü kapalı olduğu için orta Hakemi görememişti. Yan Hakemi Cezmi Başar’ın ikazı üzerine, Yan hakemin yanına gelen Bedri Kaya icap eden soruşturmayı yaptıktan sonra kendisinin de tespit etmiş olduğu penaltıya hükmetti.. Bu arada bir takım sportmenliğe yakışmayan hareketler birbirini kovaladı. Kendisine hakim olamayan Aydemir Topu taaa açık tribünlere kadar gönderdi. Merih adeti veçhile Hakemlerle söz düellosuna başladı. Cezası bittikten sonra ilk resmi maça çıkan Kâmil de kendisini tutamadığı için olacak ta sağbek yerinden gelip işe karıştı. Velhasıl hiç göze hoş görünmeyen, Futbolun güzelliğini kesmeden bir seri hâdiseden sonra tabiatiyle Hakemin verdiği Penaltı çekilmek üzere 11 metrelik noktaya kondu. Metin gerildi şutunu attı. Fakat Sabih bunu iyi yer tuttuğu için çelerek kurtarmağa muvaffak oldu. Akınlar karşılıklı olarak devam edip giderken: 10 ncu dakikada topu ortada ayağına geçiren İbrahim sağ tarafta bulunan Kâmil’e aktardı. Sarı-Siyahlı sağaçık demarke vaziyette yakaladığı fırsatı biraz sürdükten sonra yine İbrahim’e doğru yuvarladı. Topu iyi takip eden İbrahim, ceza noktası üzerinden attığı şutla Turgay’ın sağından filelere gönderiverdi. Mevki vuruşunu müteakip daha 1 nci dakika dolmadan bir korner kazanan Galatasaraylılar Kadrinin yaptığı orta neticesinde B, Ali’nin kale sahası üzerinden attığı sert bir kafa ile topu bir anda Sabih’in şaşkın bakışları arasından, İstanbulspor kalesinin tavanına adeta mıhlayıverdi. 1-1
Golden sonra tekrar akına geçen Sarı – Siyahlılar rakip kaleyi tehdit etmeye başladılar. Üst üste kazandıkları serbest vuruşlardan bir netice elde edemediler. Nihayet 30 ncu dakikada İhsan’ın harikulâde pasını İyi takip eden Aydemir kendisine has kısa bir sürüşü müteakip, Turgay’ı da üzerine çekip attığı yerden şutla takımını yine galibiyete yükseltti.
Karşılaşmanın bitimine 5 dakika kala Galatasaray’ın Turgay hariç diğer elemanlarının hepsi İstanbulspor yarı sahasında top peşinde koşmaya başladılar. Suat’ın sağa kayıp avut çizgisi üzerinden yaptığı ortada Metin penaltıdaki hatasını affettiren bir kafa darbesi ile hiç beklenmedik bir anda maçın 89 cu dakikasında takımını beraberliğe ulaştırıverdi.
Bu golün gerek hazırlanış ve gerekse Metin’in cansiperane bir şekilde kafasını bile yere vurarak attığı kafa şutu cidden güzeldi. Böylece taraflar bir kere daha yenişemeden ve yine ayni netice ile (2-2) sahadan ayrılırlarken, oyuncuların birbirlerini tebrik edişleri, oyunun yegâne güzel hareketiydi diyebiliriz.