Stat: Mithatpaşa
Hakem: Doğan Babacan, Sermet Kaftancı, Erhan Sunar
İstanbulspor: Yılmaz Urul, Yalçın Saner, Alpaslan Eratlı, Türker Gülsoy, Bülent Buda, Yıldırım İper, Cemil Turan, Ömer Ünal (Dk. 65 Bilge Tarhan), Ahmet Altuntaş, Kostas Kasapoğlu, Ahmet Gündoğdu
Galatasaray: Nihat Akbay, Ali Elveren, Samim Yağız, Akın Aksaçlı, Hidayet Öztekin, Harun Kaya, Bilgin Nesil, Olcay Başarır, Mazlum Fırtına, Ahmet Celovic, Feridun Öztürk
Kırmızı Kartlar: Dk. 53 Türker Gülsoy (İstanbulspor), Dk. 53 Ali Elveren (Galatasaray)
Galatasaray’ın «B» takımı ile İstanbulspor dün çamur deryası içinde oynanan maçta golsüz berabere kaldılar.
Evet, çarşamba günü Legia ile yapacağı Şampiyon Kulüpler Turnuvası çeyrek final müsabakasına gerçek onbirini saklayan Sarı -Kırmızılılar karşısında İstanbulspor başaralı olamadı. Bunun sebeplerinden biri sahanın bozukluğu,diğeri ise genç Galatasaray’ın başa baş dişe diş mücadelesi idi.
Turgay Şeren’in maçın tenkidi ise:
23 senedir futbolumuzun faal olarak İçerisindeyim.. Bütün bu geçmiş zamanda futbolumuzun ilerlememesine sebep olarak pirinç tarlasını andıran sahalarımız gösterildi. Mili maçlardan evvel ecnebi antrenörler ve futbolcular bizlerle sırf sahlarımızın bu çirkin halinden alay etiler. Hata hata 1965’te Portekiz’le oynayacağımız Dünya Kupası eleme maçında hükmen mağlubiyetimiz bile söz konusu oldu…
Ama gelgelelim bizim inadımızı hiçbir şey kıramadı… Daha da kıracağı yok doğrusu… Açıkça söyleyeyim, biz böyle sahalarda futbol oynamaya devam ettiğimiz müddetçe futbolumuz sıfır olmağa mahkumdur. Haydi eskiden çimen sahamız yoktu, ya şimdi? Hiç olmazsa bir Ali Sami Yen Stadımız var. Pazar günkü maçları neden orada oynatmıyoruz? Diyorlar ki, Ali Sami Yen Stadına trafik zorluğundan seyirciler itibar etmiyormuş. Peki, öyleyse dünkü balçıkta futbol oynamağa mecbur edilen Galatasaray’lı, Fenerbahçe’li, Altay’ı, İstanbulspor’lu futbolcuların günahı ne? Ben şahsen bu sahada koşmağa, çalışan futbolcuları tenkit etmek değil, kucaklayıp tebrik etmek isterim.
İstanbulspor’dan Alparslan, Galatasaray’dan ise Hidayet ve Samim, diğer arkadaşlarından çamura daha fazla hükmeden sporcular olarak gözüktüler.