Kuzu Muzaffer: Muzaffer Gündez

“Kuzu Muzaffer” lakabı ile anılan Muzaffer Gündez, 1916 yılında İstanbul’un Beyazıt semtinde doğdu. Bir erkek, iki kız kardeşi ile Gündez ailesinin  ferdi olarak büyüdü. İlkokulu bitirdikten sonra eğitimine devam etmedi ve babasının yanında ayakkabı imalatında çalışmaya başladı.

İlerleyen yıllarda merakı yüzünden futbola başladı ve Beyoğluspor’un kadrosuna dahil oldu. 1940-1941 sezonunda Beyoğluspor’dan aldığı 100 lira maaşı bırakarak, İstanbulspor’a olan sevgisinden 60 lira maaşı kabul ederek İstanbulspor’a transfer oldu. 6 sezon İstanbulspor’da futbol oynarken ayakkabı imalatında da çalışmaya devam etti. Oynadığı sürede 69 maçta sarı siyahlı formayı giyerek 2 gol atma başarısı gösterdi.

Bir gün ayakkabı imalatında çalışırken mesai arkadaşının yanlışlıkla yaptığı bir hareketin sonucu, kundura bıçağı ile kaşığından ciddi bir şekilde yaralandı, ikinci dünya savaşı sırasında ülkede yaşanan sıkıntılar yüzünden ameliyatı istenilen başarıyı gösteremedi ve bu yüzden futbola devam etmesi halinde başarılı olamayacağı düşüncesi ile futbol yaşantısını sonlandırdı.

Muzaffer Gündez bir maçtan önce Şeref Stadında.

Futbolu bıraktı ama İstanbulspor’u bırakmadı. Malzeme sorumlusu olarak çalışmaya başlayarak 1973 senesine kadar İstanbulspor’a hizmet etmeye devam etti. 1973 senesinden sonra artık yaşı da ilerlemişti ömrünün geri kalan günlerini Pendik’te yaşayarak geçirdi.

Eski futbolcumuz Milliyet Ege yazarı Bülent Buda bir makalesinde Kuzu Muzaffer’den şöyle bahseder:

Bir de sözü edilmeyen, tanınmayan, göz önünde bulunmayan, spor sayfalarında yer almayan kahramanları vardır futbol kulüplerinin. Kısaca malzemeci denir onlara. Bizimkisi Kuzu Muzaffer, yardımcısı da Arap Selahattin. Yazıya oturduğumda Arap Yılmaz’ı (Yılmaz Urul) aradım. Sordum, “Muzaffer Ağabey’in kuzu takısı nereden geliyor?” diye. O da, “Bilmiyorum” dedi. Muzaffer Ağabeyimiz mizah duygusu yüksek, takılmayı abartırsan ısıran, acıtırken de yol gösterendi. Takım maç kazanmıştır, futbolculara prim ödenecektir. Primler Kuzu Muzaffer’e gelir. Gerekli yerlere dağıtılacaktır. Kesintiler yapılır, kalanı futbolculara ayrımsız, eşit dağıtılırdı Kuzu Muzaffer tarafından. Hiçbirimiz bu uygulamadan şikayet etmez, eşit bölüşüm ilkesinden sapmadan gerçekleştirilen bir işlem olarak ayrıca saygı duyulurdu.

Yazıda ki gibi lakabının nereden geldiğinin Yılmaz Urul tarafından bilememesi çok doğaldı, çünkü kendisine sorulduğunda o da bilmiyordu,  sadece söylediği kendisini bildiğinden beri “Kuzu” olarak anılmasıydı.

Nerede ise hayatının büyük bir bölümünü İstanbulspor’da geçiren Muzaffer Gündez, o kadar sarı siyah sevdalısı idi ki, oğlunun doğumundan önceki maçta golü atan Aydemir’in (Aydemir Nemli) ismini de oğluna vermişti.

İlk kalp krizini İstanbulspor küme düştü diye 1966 senesinde geçiren bu büyük İstanbulspor sevdalısını, 1988 senesinin Şubat ayında bir kalp krizi sonucu kaybettik. Muzaffer Gündez’i saygı ile anıyoruz.

 

Not: Destekleri için Muzaffer Gündez’in oğlu Aydemir Gündez’e teşekkür ederiz.