Stat: Mithatpaşa
Hakem: Bedri Çakır, Asaf Öztan, Vahit Ataman
Vefa: Baskın, Rahmi, Hamdi, Eşref, Çetin, Corc, Arif, İbrahim, Mustafa, İsmet, Özer
İstanbulspor: Özkay Kurtaran, Enver Özdemir, Kenan Buharalı, Güngör Okay, Güngör Tetik, Kamil Cengiz, Nazım Çamlıbel, Erhan Özbalkan, Kostas Kasapoğlu, İhsan Baydar, İbrahim Toker
Gol: Dk. 36 İbrahim (Vefa)
Seyirci ve Hasılat: 12.600 kişi, 49.890 lira
…Ve nihayet Vefa dün İstanbulspor’u yendi: 1-0
Yeşil-beyazlıların iki puanı kazanmasında kaleci Baskın’ın rolü büyük oldu. Vefanın yegâne golünü 36. dakikada sağaçık İbrahim attı.
Vefa’nın seri mağlûbiyetlerinde kaleci Baskın’ın büyük hissesi vardı. Ama arkadaşları onu teşvik ve teşci etmekten uzun zaman geri kalmamışlardı.
Biliyorlardı ki genç kaleci günün birinde düzelecek ve en az kendileri kadar yeşil-beyazlı renklere hizmet edecekti. Fizik’i vardı ve hepsinden mühim olan hüsnüniyeti vardı. O’na kızmadılar. O’na darılmadılar. Defalarca sahadan yenik ayrılmalarına rağmen… İşte Vefalı futbolcular dün böyle hareket etmenin mükafatını, kazandıkları büyük bir galibiyetle elde etmiş oluyorlardı. Çok kritik bir maçta ve kümeden düşme tehlikesi ile karşı karşıya bulunan Vefanın iki puan elde etmesi öyle tahmin edilir ki milli ligdeki kaderini değiştirecek bir dönüm noktası olacaktı.
Bizce maçın en enteresan hadisesi 40 uncu dakikada cereyean etmişti. Baskın bu dakikada Nazım’ın şutunu tuttuğu halde elinden kaçırmış ve kalesine doğru inmekte olan topun arkasından bakakalmıştı. İşte bu anda Baskın hesabına bir mucize olacak ve Özer şimşek gibi yetişerek mutlak bir gole mani olacaktı. Özer burada yalnız takımını bir golden kurtarmakla kalmıyor aynı zamanda Baskın’ı öperek teselli ediyordu. Ve işte bundan sonra ne olmuşsa olmuş. Baskın bir anda şahlanı vermiş 64 ve 84 üncü dakikalarda Nazım’ın, 88 inci dakikada da Erhan’ın gollük şutlarını çelerek bir öpücük’ün hakkını fazlasıyla ödemişti.
Vefa’nın hırsı ve İstanbulspor
Vefa oyuna hırslı ve süratli başlamış sağdan soldan yaptığı akınlarla rakip defansta gole gidecek bir gedik aramağa başlamıştı. Buna karşılık İstanbulspor ne müdafaada ne de forvette bir varlık göstermekten uzak kalıyordu. Sarı-siyahlılar ilk devrede Baskın’ın kornerden gelen topa hatâlı bir çıkış yapmasıyla bir defa gol pozisyonuna girecekler, fakat İbrahim’in boş kaleye gönderdiği topu Rahmi çıkarınca neticeye ulaşamayacaklardı. Yeşil-beyazlılar ise bu tehlikeyi atlattıktan sonra yine rakip defansı zorlamağa devam edecekler ve 36 ncı dakikada da bir gol kazanacaklardı. Özkay Mustafa’nın kafa şutunu çelmiş fakat İbrahim’in yetişerek plâse bir vuruşla yaptığı gole mani olamamıştı: 1-0.
İkinci devrede İstanbulspor, golden hemen sonra sakatlanarak sahayı terk eden İbrahim’den mahrum olarak oynadı. Hiç olmazsa beraberliği kurtarmak için didindi durdu. Ancak Vefa çoktandır özlediği bir galibiyeti elden kaçırmamak için müdafaaya çekilmişti. Bu taktiğinde de muvaffak oldu. Sahadan iki puan kazanarak ayrılışı her bakımdan takdire değerdi.