Yavuz Bentürk: Biz Her Zaman Beraberiz

İstanbulspor’a emeği olan ve halen İstanbulspor Kulübü Derneği başkanlığını yürüten Yavuz Bentürk’le bir sohbet gerçekleştirdik.

Konu tabiki İstanbulspor’du işte sizler için gerçekleştirdiğimiz sohbet.

İstanbulspor’da futbolculuk yaptınız, teknik direktörlük yaptınız ve başkanlık yapıyorsunuz. Bu nasıl bir duygu?
Bir kere bu duyguyu anlatmak ve tarif etmek tabi ki mümkün değil. Biz buranın evlatlarıyız burada büyüdük. Camiamızla da her zaman iftihar ediyoruz. Ben burada İstanbulspor’a bir nebze de olsa yardımda bulunabiliyorsam bundan hem çok mutluluk, hem de gurur duyarım. Onun için buradayım. Camiamızdan ayrılmamızda kopmamızda söz konusu değil, burada büyüdük, burada topluma mal olduk. Camiamızın her zaman içindeyiz ve yanındayız.

Bu sene İstanbulspor Kulübü Derneği’nin hedefleri nelerdir?
Biliyorsunuz ben amatör branşlarda başkanım. İstanbulspor olarak biz zaten tarihten beri gençlere önem veren bir camiayız. Genç amatör bir takım kurup, 14-16 yaş 16-18 yaş takımları ile gençlerle devam edeceğiz. Amacımız İstanbulspor’un profesyonel takımına oyuncu vermek. Verebilirsek ne mutlu bize.

Basketbol takımı bu sene liglere katılacak mı?
Basketbol ile ilgili şöyle bir durum var, salı günü Mustafa Yurttaş ile bir araya gelip bu konuyu değerlendireceğiz. O gün karar vereceğiz. Biliyorsunuz basketbol hayli yüklü bir branş. Ve bunun sponsorunu temin etmeden benim herhangi bir şey söylemem mümkün değil. Neticede buna camia karar verecek.

İstanbul Lisesinden herhangi bir yardım alıyor musunuz?
Şu anda bizim İstanbulspor amatör branşları olarak yardım aldığımız ne bir lise, ne bir vakıf, ne bir dernek hiçbir yerden hiçbir şekilde destek almıyoruz. Ama bu tabi almayacağız demek değildir. İleride görüşeceğiz zaten toplantıda bunları da konuşacağız.

AŞ ile birleşme söylentileri var. Bu konuda neler söylersiniz?
AŞ ile birleşme sözü bile hoş bir söz değil. İstanbulspor AŞ bizim tarihten bu yana bütün efsanelerimizin top oynadığı kulübümüz. Birleşme gibi bir söz söylenemez çünkü biz her zaman beraberiz her zaman iç içeyiz. Çünkü İstanbulspor bizim takımımız. Amblemimiz, renklerimiz onla gurur duyuyoruz. Gidiyoruz maçlarını da takip ediyoruz. İstanbulspor bizim takımımız. Zaten biz hiçbir zaman İstanbulspor’un branşlarını ayrı ayrı diye görmedik öyle bir şey yok. Biz aynı camianın farklı yönetimleriyiz, amatör branşıyız. AŞ ile de her zaman iç içeyiz. Biz Sarı-Siyaha gönül verenler olarak hepimiz biriz. Renklerimiz bir, amblemimiz bir, yani ben bu soruyu bile kabul etmiyorum.

Öyle bir söylenti meydana gelmişti ama…
Ya o çok azınlıkta olan art niyetli kişiler tarafından çıkarılmış bir şey. Böyle bir şey söz konusu olamaz. Çünkü biz her zaman beraberiz.

İstanbulspor Kulübü Derneğinde eski sporcularda yönetimde yer alıyor. Bu bir zorunluluk mu yoksa realite mi?
Yok camiayı her zaman birleştirmek için yapılan bir şey. Şimdi biliyorsunuz İstanbulspor takımının son yıllarda öne çıkarttığı efsane futbolcusu yok. Efsaneler dediğimiz zaman eski efsaneler akla geliyor. Büyüklerimiz, abilerimiz, benim arkadaşlarım, İstanbulspor’da oynamış büyük yıldızların hepsi camianın içinde olmak istedikleri için buradalar. Bizde onlarla olmaktan mutluluk duyuyoruz. Hem gurur duyuyoruz hem mutluluk duyuyoruz. Yani herhangi bir hesabı herhangi bir sebebi yok. Camiamız genciyle abisiyle bir olduğu zaman güçlü oluyor. Bundan sonra da böyle olacağını düşünüyorum.

Cemil Turan, Mustafa Yurttaş, Yavuz Bentürk

Geçtiğimiz haftalarda İstanbulspor tesislerinde eski sporcular ve AŞ’nin birlik beraberlik yemeği vardı. Sizin de katkılarınız vardı. Ne düşünüyorsunuz?
Bir davet yaptık. Ben, Mustafa Yurttaş ve sevgili Ecmel başkan. Olumlu karşılandı. Bütün eski futbolcularımız efsanelerimiz oradaydı. Ama birkaç eksiğimiz vardı. Onları da en kısa zamanda aramızda görmeyi istiyoruz. Zaten bu toplantıları sık sık yapacağız. Biz camia olarak böyle bir araya gelmekten hem mutluluk duyuyoruz hem gurur duyuyoruz hem de camiamızı zinde tutmayı amaçlıyoruz. Bu toplantıları sık sık yapacağız. Eskiler, gençler, yeniler, efsaneler her zaman için camia olarak bir arada olacağız.

Toplantıda tesadüfen sizin masanızdaydım. Ve elinizde birtakım notlar vardı. Bu notlar eskiyle yeninin karşılaştırması gibiydi. Ben sadece bir tanesini duyabilmiştim siz okurken. Büyük bayraklar altında hiç oynamadık demiştiniz.
Tabi ki İstanbulspor çok büyük bir camia. Biz bu camianın tüm branşlarıyla her şeyiyle gurur duyuyoruz. İstanbulspor takımı bildiğiniz gibi içerde de dışarıda da her zaman deplasmanda gibi. Gönül sevgilisi çok olan ama taraftarı az olan bir kulübüz. Ben İstanbulspor takımının maçlarına gidiyorum. Devam da ediyorum. O stadyumda İstanbulspor’un amblemini yazılarını görünce çok mutlu oluyorum çünkü biz bunları yaşamamıştık. Mithatpaşa’da oynuyorduk, bizim bin tane seyircimiz varsa rakibin 20 bin seyircisi vardı. Ancak bizden önce bir maç varsa o takımın taraftarları bizi tutuyordu. Fenerbahçeliler, Beşiktaşlılar Galatasaraylılar falan. Kim organize ediyor bilmiyorum. İstanbulspor Taraftarlar Derneğinin yazıları sarı siyah formalı bayraklıları görünce mutlu oluyorum çünkü biz bunları İstanbulspor’un en güçlü döneminde bile yaşamadık. Ecmel başkanla da konuştuk, stadın duvarları efsanelerimizin resmiyle donatılacak tıpkı diğer statlarda olduğu gibi. Biz hep Şeref Stadı, Vefa Stadı, Eyüp Stadı falan hep geziyorduk. Şimdi statta armamızı ismimizi görünce bir İstanbulsporlu olarak gurur duyuyorum.

Sizin elinizde baya kalabalık notlar vardı. Onun ilk maddesini ben söyledim. Özel çalışma gibiydi. Nelerdi o notlar?
Yani eskiyle yeninin karşılaştırması şöyleydi, önceden İstanbulspor’un tesisi falan yoktu hep emanetti. Ben o yüzden gurur duydum. Eskiden biz camia olarak gerçekten çok büyük bir kulüptük ama ne yazık ki tesisimiz stadımız hiçbir şeyimiz yoktu hep emanetti. Ecmel başkan davet etti daha önce de görmüştük. Mükemmel. Hayal büyüklüğünde bir tesis futbol okulları falan gerçekten gurur verici. Arkadaşlarla da konuştuk onlarda çok memnun. O da bizim için çok güzel bir şey. İnşallah daha iyi yerlere gideriz.

Siz uzun zamandır bu camianın içindesiniz. Acaba bu eski yöneticilerin veya kulübün tesisleşme yönünde hiçbir adımının olmaması neye bağlı?
Bunu cevaplandırmak biraz zor. Ama şöyle bir gerçek var ki, bu camianın kurucuları biliyorsunuz idarecileri yöneticileri hep lisemizden. Lisemizden dışından gelmiş çok önemli insanlar. Devletin üst kademelerinde görev yapmış çok üst insanlar. Ama İstanbulspor’umuz için hiçbir tesisleşme yapılmamış bu bir gerçek. Bugün baktığımız zaman küçük ilçe takımlarının bile modern tesisleri ve imkanları var. Ama bizde yapılmamış. Bundan sonra ileriye bakmak lazım. Yapılanlara bakacağız. İnşallah bunu da İstanbulspor camiası, AŞ’miz gerçekleştirecek diye düşünüyorum. Çünkü çok güzel, çok büyük şeyler yapmışlar. Daha da hayaller var daha da yapılacak şeyler var. İnşallah bunu zamanla göreceğiz.

TMSF döneminden önce İstanbulspor AŞ’nin %10’luk kısmının vakıfa ait olduğunu biliyoruz ama TMSF’den sonra bu durum ortadan kalkmış. Ne düşünüyorsunuz?
TMSF konusunu bilmiyorum. Ama İstanbulspor Emin Cankurtaran zamanında vakıf olarak satılamaz, amblem değişemez, renkler değişemez ibareleriyle yapılan bir mukavele olduğunu biliyorum. Ama ondan sonra bir gelişme oldu mu hiç bilmiyorum. Zaten bu konuyla da fazla uğraşmanın doğru olmadığını düşünüyorum. Çünkü şu andaki konumuz İstanbulspor’un konumu. Bana göre fevkalade. AŞ’nin sağ olsun Ecmel başkan bana attı Ömer Başkanın vasiyeti de elimde. İstanbulspor şu an muhteşem bir yolda. Camiamız bir, renklerimiz aynı, amblemimiz aynı, ismimiz aynı. Camiamız eskisiyle, yenisiyle, yöneticisiyle, eski yöneticisiyle yeni yöneticisiyle bundan gurur duyuyor. Bu konular bize inanın bir şey kazandırmaz. Şu anda biz başkanımızla devam edip, mutlu olmaya bakalım. Camiamız fevkalade bir yolda. Bizde bunu yakından takip ediyoruz ve gurur duyuyoruz.

Bize zaman ayırdığınız için teşekkür ederiz
Ben teşekkür ederim.

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir