Beşiktaş 0-0 İstanbulspor (11.03.1972)

Stat: Mithatpaşa

Hakem: Hilmi Ok, Celal Çerezci, Bahri Koç

Beşiktaş: Sabri Dino, Ergün Acuner, Zekeriya Alp, Ahmet Börüteçene, Vedat Okyar, Mustafa Kefeli, Muzaffer Etçil, Tommy Lindholm (Dk. 46 Faruk Karadoğan), Yusuf Tunaoğlu, Tuğrul Şener, Sanlı Sarialioğlu (Dk. 58 İhsan Özbek)

Antrenör: Gündüz Kılıç

İstanbulspor: Mete Bozkurt, Yakup Yılmaz, Yalçın Saner, Tayfun Kalkavan, Alpaslan Eratlı, Türker Gülsoy, Hayrettin Serbest, Cemil Turan, Dimitri Pantazi, Müjdat Karanfilci, Ahmet Altuntaş

Antrenör: Şeref Görkey

NOTLAR: Maç üç değişik havada oynandı. Önce güneş vardı. Sonra hava kapandı ve sonunda sağanak halinde yağmur boşandı. Isı 12 derece civarındaydı. Saha çim, Müsabakayı 21.576 seyirci, 315.187 lira ödeyerek izledi. İstanbulspor çok zaman arkasında Fenerbahçe Galatasaray seyircisini buldu. İstanbulspor sahaya düz siyah forma
ile çıktı, Merhum Başkan Talha Dinçel’in manevi huzurlarında saygı duruşu yapıldı. Sert geçen maçta kimse ihtar almadı. Türker 49 uncu dakikada Yusuf’un sakat koluna vurdu Maçın 8 inci dakikasın da Sanlı kale çizgisine bir metre mesafeden topu üst direğin üzerinden avuta atarak fizik kurallarını altüst eti. Bu futbolcunun moral bozukluğunu. seyircisi bağırarak gidermek istedi. Maç boyunca İstanbulspor 5. Beşiktaş ise 4 korner attı. Kaptan Sanlı sadece 28 dakika oynayıp verini İhsan’a bıraktı. Her iki taraf maç boyunca kale önünde pek çok gol kaçırdı…

Beşiktaş liderlik.  İstanbulspor ise ligde kalabilmenin peşindeydi. Önce dağınık, sonra şuursuz olan Beşiktaş’a, İstanbulspor can havli ile saldırdı. Yorulunca kendi sahasına çekildi Kapalı bir defans uyguladı. Kontrataklarla da galibiyet aradı.

Böylece liderlik peşindeki Beşiktaş ne derecede başarıdan uzaksa, İstanbulspor de o derecede başarılı bir futbol koydu ortaya. İleride sadece Cemil’i bırakan Sarı . Siyahlılar gol pozisyonlarında bir anda forvetlerini dörtleyerek etkili oldular Hatta bir iki fırsattan istifade edebilselerdi iki puan da alabilirlerdi..

Beşikten çok zaman orta sahayı elinde tutarak yorgun düştü. Hele maçın sonunda ise, taç ve avuta kaçan toplara gidemez oldu. İstanbulspor böylece rakibinden daha genç bir ekip olarak, taktiğini iyi uyguladı.

İlk fırsatı Sarı- Siyahlılar yakaladı. Cemil, 6 ncı dakikada daldı. Şutunu Sabri güçlükle önledi, Bir dakika sonraki kontratakta, Tuğrul’un üç adımdan topunu, Yalçın kurtardı. Sanlı, 8 inci dakikada soldan gelen topu, kalenin içinde sert bir vole ile tavana asmak istedi. Top üstten avuta gitti, Lindholm, 21 inci dakikada sağdan paralel orta yaptı.
Sanlı eğildi, Tuğrul 7 adımdan topu kaleye gönderemedi. Bir dakika sonra Ahmet soldan daldı. Ortasını Müjdat kafa ile kaleye gönderdi. Sabri topu bloke etti.
Müjdat 24 üncü dakikada ceza sahası dışından vurdu, Sabri uçtu, top sekti ve kornere çıktı. Devre biterken Tuğrul’un pasını Yusuf 6 adımdan avuta attı.

Devrenin başında Zekeriya soldan sokuldu. Ortaladı. Top sağ alt direğin dibinde iken Muzaffer avuta attı, 82 nci dakikada Tuğrul, gerilerden taşıdığı topu, bomboş durumda avuta gönderirken, Cemil 87 nci dakikada topu kendi sahasından kaptı. En ileri adamdı. Sürdü topu, Ahmet’in kontrolünden sıyrıldı şutunu attı. Sabri, Cemil’in 60 metre taşıdığı topu yerde ayakları ile kurtardı.,

 

Cihat Arman’ın maç yazısı ise şöyle

Beşiktaş’ı Sabri kurtardı…

İkinci devre maçlarının başlamasından bu yana Beşiktaş’ta belirli bir düşüş görünüyor. Herkesin alkışlamak istediği, her sporseverin iyi olmasını arzuladığı Beşiktaş devre arasındaki boşlukta kendini çok boş bırakmış gibi geliyor. En üstün tarafı olan kondisyon ve ondan de üstün olan beraberlik maça asılma arkadaşlık davaya inanmışlık gibi konular adeta kaybolmuş. Oyun disiplini taktik uygulaması gibi hususlar ise hemen hemen yok olmuş. Herkes istediğini yapmakta ve herkes istediği gibi oynamakta serbesttir havaları var Maçların ilk devresi bitene kadar ön sırayı tutan takımlar bile Beşiktaş’a karşı beraberliğe oynamayı düşünürlerken, şimdi alt, sıralardakiler dahi yeneriz gücünü kendilerinde bulabiliyorlar. İçlerinde diri olarak kalmış tek insan Sabri, şayet dün iyi olmasaydı İstanbulspor da sahadan Vefa gibi galip ayrılabilirdi.

Ağır bir tempo içinde çalışan ve çok top taşımakla karşı tarafa hazırlık imkânı veren Beşiktaş, gol teşebbüslerini daima kümelenmiş İstanbulspor müdafaasına dalmakta aradı.

İstanbulspor geçmiş haftalardan daha canlı idi. Beşiktaş’ın orta saha adamlarını oyun kuramayacak hâle getirmek için vazifelendirilen Türker, Dimitri ve K. Ahmet bu vazifelerini yerine getirmekte kusur etmedikleri gibi geri üçlülerini beslemekte de yardımcı oldular Ellerine Beşiktaş’tan daha çok fırsat geçmesine rağmen bunları değerlendiremeyişleri bir bakıma talihsizlikleri, bir bakıma da Sabri’nin iyi oyunu idi. Bunun tersi olarak da Sanlı’nın kale sahası içinden dışarı attı top ise Beşiktaşlıların bir daha ele geçiremedikleri tek şansları oldu Son dakikada Cemil’in kendi yarı sahasından alıp Beşiktaş ceza sahası içine kadar götürerek attığı şut golle neticelenseydi İstanbulspor belki iki puan almış olacaktı ama, doğrusu Beşiktaş’a da herkes üzülecekti. Çünkü topun alınışındaki
hareket tam manası ile fauldü ve nedense bu hareket de hakemin gözünden kaçmıştı.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir